06 Aralık 2007

Hızlı okuma adına püf noktaları...


Sevgili dostlar;
Yemek işlerine bir mola verelim babından sizleri farklı vede çok gerekli olduğuna itimat etiğim bir konuya yönlendirmek isterim...
Konu:Daha fazla bilgiden kısa sürede nasıl faydalanırız:)
Bu bilgiler ekmeği daha lezzetli hale getirmek için yağ sürmenin gerekliliği...
Veeee bunu istersek başarabiliriz:)
Benim oğluma her zaman sarf ettiğim bir söylem;
Yapamıyorum deme! haydi sadece dene!

Buyurunuz efendim!

Bir resme, bir karikatüre bakarız ama bir yazıyı okuruz. Aslında ikisi arasında bir fark yoktur. Gözümüz şekilleri görür, beyin de değerlendirir. Ancak okumayı öğrenmeye başladığımızdan beri edindiğimiz ve hemen herkeste bulunduğu için farkına varamadığımız bazı alışkanlıklar nedeni ile okuma hızımız, insanın sahip olduğu kapasiteye göre hayli yavaştır.

İnsanlar sadece göz ve beyin arasında olması gereken okuma işleminin arasına bazı lüzumsuz alışkanlıklar katarlar. Kimi duyulacak şekilde (özellikle çocuklar) sesli okur, kiminin okurken dudakları kıpırdar, kimileri ise yazıyı içinden kelime kelime okur.

Bütün bu kötü alışkanlıklar okuma süresince ekstra bir güç sarfettirdiğinden okurken çabucak yorulmaya da sebep olurlar. Halbuki okuma sırasında ağız, dil, dudak, damak ve gırtlak gibi organların çalışmalarına hiç gerek yoktur.

Yavaş okumamızın birinci nedeni gözümüzün görme alanını iyi kullanmamamız yani okurken her kelimeye tek tek bakmamızdır. Bu şekilde normal bir satırı okumak için gözümüzü 8-12 kere hareket ettirmemiz gerekir. Halbuki gözümüzün bir bakışında birden fazla kelimeyi görebildiğimizden aynı uzunluktaki bir kelimeyi 2-3 göz hareketi ile okumamız mümkündür.

Günümüzün baş döndürücü temposunda yavaş okuyarak zaman kaybetme lüksümüz yoktur. Örneğin 400 sayfalık bir kitapta yaklaşık 96 000 kelime vardır. Bu kitabı dakikada 150 kelime okuyan bir kişi 10 saatte, 500 kelime okuyan 3 saatte, l 000 kelime okuyabilen ise 1,5 saatte bitirebilir. Basit fakat disiplinli bir eğitimle kazanılacak zaman muazzamdır.

Okumamızı yavaşlatan en önemli psikolojik etken ise hızlı okursak anlayamayacağımızı zannetmemizdir. Etrafındakilerden sürekli 'tane tane oku' veya 'yüksek sesle oku' direktiflerini alan bir çocuğun bu alışkanlığı zamanla kökleşmiş hale gelir.

Halbuki dakikada 6 000 kelime okuyarak küçük yaşta üniversiteye giden Mariel Aragon, dakikada 2 500 kelime okuyarak ABD'yi yöneten John Kennedy hızlı okuyarak daha iyi anlamanın mümkün olduğunun kanıtlarıdır.

Süratli okuma teknikleri ise paragraf okumak, sütun okumak, çapraz okumak gibi çeşitlidir. Bunların içinde anlama bakımından sütun okuma en etkin olanıdır. Bu teknikte 3-4 kelimelik dar bir sütunu okuyorsanız, sütunun ortasından bir doğru boyunca gözleri aşağıya doğru kaydırmak yeterlidir. Devamlı bir çalışma sonunda sütunu tamamıyla anladığınızı göreceksiniz.

Daha geniş sütunlarda da yine aynı şekilde ancak her satırda kelimeleri birer atlayarak yani 4-5 kelimelik bir satırda ikinci ve dördüncü kelimeleri okuyarak sütunu taramak yeterli olmaktadır. Gözler diğer kelimelerin resimlerini çekecek ve beyne ileteceklerdir.

Çok fazla kişisel yetenek gerektirmeyen hızlı okuma tekniği ile okumak, konsantrasyonun yanında kültüre ve sürekli egzersiz yapmaya da bağlıdır. Tüm bu koşulları sağlayanlar rahatlıkla dakikada 1000 kelime okuma seviyesine çıkabilmektedirler.

Muhabbetle...

13 yorum:

[ fiкяiмiи iиcє güℓü ] dedi ki...

Çok faydalı bir post olmuş canım. Hakikaten hızlı okumak zaman içinde büyük bir avantaja dönüşüyor. Özellikle böylesine hızlı bir tempoda yaşamak zorundayken..

Eriklerin güzeli nasıl. Büyümüştür birazcık daha. Koklar teyzesi gıdısından.:)

ev perisi;) dedi ki...

fikrimin incecik gülü;)
Çok az okuyan bir toplum olmamız hasebiyle kaleme almak istedim bu konuyu umarım bir nebze olsun şimşekler çaktırabiliriz ne dersin?
Cücemim eriğime gelince ise...
4 ayımızı tamamladık teyzesi;)
Yakın alakanızdan ötürü gıdıdan öpülecek;)))
Muhabbetle...

Gönül dedi ki...

çok güzel bi konuya değinmişsin şekecim teşekkürler bilgilendirdiğin bizlerle paylaştığın için....kağıt kebabında muhteşem olmuş ellerine sağlık...sevgilerimle

NuR dedi ki...

Sevgili Şükran, ilkolul öğretmenimi sevgi ve saygıyla hatırlattın bana. Canım benim, bize gözümüzle okumamız gerekliliğini nede güzel anlatmış, öğretmişti. Bebişini kokla benim için, sevgiyle kal

ev perisi;) dedi ki...

Eyvahyemekyandıocakbattı;
Ne demek faydalı olabildiysem asıl ben müteşekkirim;)
Şennurcuğum;
Aslında ilkokul öğretmeninizin anlatımından ipuçları fena olmazdı ha ne dersin?
Paylaşırsan sevinirim...
muhabbetle dostlar!

Beyhan dedi ki...

Şükran'cığım yazını okuyunca nasıl heyecanlandım.Çok istiyorum ben de hızlı okuma tekniklerini öğrenmeyi.
Bebeğini ve seni öpüyorum arkadaşım,hoşça kal...

ev perisi;) dedi ki...

Beyhancığım;
Heyecanlandırdığıma sevindim doğrusu pek az okuyan bir toplum olduk...
Bu konuya duyarlılığın beni de heyecanlandırdı;9
Öpüyorum ve muhabbetle kucaklıyorum...

Damak Tadı dedi ki...

Canım Şükran'cığım,
Çok faydalı bir konuya değinmiş ve bizlerle paylaşmışsın.Teşekkürler tatlım.
Yoğun geçen iş temposunda sanırım farkına vararak veya varamayarak jet hızıyla okuyoruz bazen yazılanları.Bazen avantaj bazende dezavantaj olarak geri geliyor.Bu anlamda belki okumaya bir kaç kişiye davet edebildiysen ne mutlu sana canım benim.

Bebeğin nasıl canım?Şimdi ele avuca gelmeye başlamıştır sanırım.Ne de güzel kokuyordur şimdi.Benim için koklarmısın bebişini.

Kocaman öpüp sevgilerimi gönderiyorum sizlere canım.Güzel ve mutlu günler sizlerle olsun.

ev perisi;) dedi ki...

Gülüüüüm;
Hoşgeldin!
Bebişim 4. ayını tamamladı gayet iyi teşekkür ederiz teyzesi yakın alakanızdan dolayı...

»¦« GÖKHAN »¦« dedi ki...

ablacım bunun üzerine çalışmak lazım biraz, ha deyince olmuyor alıştırmak lazım biraz öyle okumaya.

ev perisi;) dedi ki...

Sevgili Gökhanım;
Elbette ki ha deyince olmaz ;)
Her şey de olduğu gibi emek lazım ve en önemlisi istemek!
Odaklanmak ve konsantrasyon...
Hepsi bu! istersen bi dene ve gör;)

Unknown dedi ki...

çok güzel bir post, elinize sağlık:)

ev perisi;) dedi ki...

Alice;
Teşekküre ediyorum sağolasın...